5 Nisan 2010 Pazartesi

aa naber?

dün gece, her pazartesi pas geçtiğim erken saatteki derslerime gitmek için bir miktar erken yattım.

sabah son derece dinç ve hafif mutlu uyanıp, maillerime baktığımda, tamı tamına 4 dersimin iptal olduğunu gördüm.bu hiç iyi olmadı.

her pazar, "çok para harcıyorsun, ben emekliyim" diyip, "al lan al bu da sigara paran olsun" diye ekstra para veren bir babaya sahibim. "ben senin cüzdanın mıyım, beni karşılıksız sevmeni istiyorum" diyip, kehkeh diye gülen klişe bir babaya da sahibim ayrıca. ya da alışverişe çıktığımızda, "aa ezgi bak bu tam senin tarzın, bi denesene" diye mağazada beğendiği herhangi bir şeyi getirip bana aldırtmaya çalışan bir babam var.

cumartesi günü ablamla dısarı cıktık.uzun zamandır muhabbet edemiyorduk. babam mesaj attı; "naber? napıyosunuz abla-kardeş? dedikodu mu?" o kadar cok güldük ki.

sonra biraz babamdan konuştuk. mesela benim babam evden çıkar tamam mı."nereye gidiyorsun baba?" diye sorduğunda, "ne bileyim çıkıyorum işte, sıkıldım" diyip cıkıyor gercekten.
sonra ben de cıkıyorum mesela.moda' ya gidiyorum. bir de bakıyorum.bir adam, elinde mısır koçanı, modada kuşlara mısır atıyor. çay bahcesinin sahibi "abi buraya atma, gelip sıçıyolar sonra" diye uyarıyor. babam da, "ya nolcak yae" diyip devam ediyor mısır tanelemeye. yanına gidiyorum. "aa naber?" diyor. "iyi baba seni sormalı?" diyorum. "iyi ya nolsun,kuş muş işte" diyor.

mesela babam yine evden çıkmış. bu sefer caddebostanda karşılaşıyoruz. bir cafe' ye oturmuş, dışarıyı izliyor. gelen garsondan diyabetik dondurma istiyor ve yolluyor. yanına gidiyorum.
-baba naber ya?

ya da evde beni zorla yere yatırıp yüzüme kahve telvesi sürüp peeling yapmaya çalışan bir annem var. bir de direndikçe vuruyor; "bak hareket etme, canını yakarım, seni baştan yaratıcam" diyor. bu sırada kafamı çevirip babama bakma fırsatı buluyorum. ayaklarını uzatmış DİSKAVİRİ KANAL izliyor.hiç oralı değil.bildiğin salonun ortasında, yere yatırılmışım, annem üzerime oturmuş, yüzümü kahve telvesine buluyor. normal değil.babama bir daha bakıyorum, uyuyakalmış. annem de gülüyor gevrek gevrek üstümde. "çok güzel oldun" diyor. sonra üstümden kalkıp, " haydiiii sabit renklileri yıkıyoruuuum herkes çamaşırını versiiiiiiiiin" diye bağırmaya başlıyor evin içinde. babam kafasını kaldırıp, " çoraplarım" diyip uyumaya devam ediyor. ablam odasından çıkıp; "ezgi ya yine her şeyimi karıştırmışsın, nefret ediyorum senden aptal" diye gürlüyor. sonra da "hadi dışarı çıkalım, taksi benden" diye darlıyor.

...

ben 21 senedir bu olayın tamamen içindeyim, bu hayatı tecrübe ediyorum. o benim dünyaaam!

1 yorum:

  1. amina koyim ben hayatımda bu kadar güldüğüm bi yazı okumamıştım

    YanıtlaSil